Please assign a menu to the primary menu location under menu

Söyleşiler

DİLEK YARDIMCI: “ÇOCUK EDEBİYATI, OKUYAN BİR ÜLKE OLMANIN TEMELİNİ OLUŞTURUR”

Sevgili ebeveynler dikkat! İleri derecede hasta ve çocuklar için oldukça tehlikeli (!) bir virüs taşıyan Dilek Yardımcı, KOB virüsü hakkında merak edilenleri anlatarak, “Bu virüsü bütün çocuklara bulaştıracağını” söyledi. Yoksa siz KOB virüsünün ne olduğunu bilmiyor musunuz? Bilmeyenler için KOB virüsünün ne olduğunu hemen söyleyelim. KOB virüsü; kitap okuma bağımlılığı yayan aslında muhteşem bir virüs. Aman canım siz ne sanmıştınız ki?  

SÖYLEŞİ: EBRU ALTIN ÇAPÇI

Tudem Yayınları’ndan çıkan Zıpır Özgürlük Peşinde kitabından tanıyıp çok sevdiğimiz Zıpır bir kez daha sımsıcak ve heyecan dolu bir hikayeyle karşımıza çıkıyor. Adı Zıpır Gizli Görev. Zıpır her ne kadar hedeflerine ulaşma mücadelesinde zaman zaman yorulsa da asla umudunu yitirmeyen bembeyaz bir köpek aslında.  İnsanın içini adeta sıcacık yapıyor. İşte böylesi bir karakteri bizlerle tanıştıran süper kahraman Dilek Yardımcı ile ikicaybiriaçık okurları için bir araya gelerek hem kitabın yaratım sürecini hem de KOB virüsünü yayma çalışmalarının nasıl gittiğini konuştuk. Siz de bu keyifli söyleşide bize eşlik etmeye ne dersiniz?

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Dilek Yardımcı kimdir?

Kars’ın bir köyünde dünyaya geldim. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’ni bitirdim. İşini tutkuyla seven, çocuklarını “kitap okuma bağımlısı” yapmak için uğraşan bir Türkçe öğretmeniyim. Türkçe öğretmenliğinin yanı sıra çocuklar için  “kitaplar” yazıyorum. Kitap okumayı, yazmayı, sporu, gezmeyi çok seviyorum. Hayallerinden asla vazgeçmeyen, mücadele etmekten yorulmayan bir insanım.

Zıpır Özgürlük kitabından tanıdığımız Zıpır, bir kez daha sımsıcak ve heyecan dolu bir hikâyeyle karşımıza çıkıyor. Kitabınızın çıkış noktasından rica etsem okurlarımız için bahseder misiniz?

Gerçek, kurgu karışımı bir kitap Zıpır. Yakın dostumun annesi ve onun köpeğinin yaşadıkları beni çok etkiledi. İkisinin hikayesini kurgulayarak tatlı okurlarım için yazmak istedim.

Yaşanmış olaylardan esinlenerek kurguladığınız kitabınızın yazım sürecinde size ilham veren bir patili dostunuz var mıydı?

Zıpır’la fazlasıyla vakit geçirme imkanım oldu. Bana ilham veren Zıpır’dı. Onun özgürlük mücadelesi, nineyle olan tatlı didişmeleri beni çok etkiledi.

KOB VİRÜSÜ BULAŞTIRMA MESELESİ BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ

Biyografinizde “Fotoğraftaki sevimli görüntü aldatıcıdır çünkü kendisi ileri derecede hastadır ve çocuklar için oldukça tehlikeli (!) olan “KOB” virüsü (Kitap Okuma Bağımlılığı) taşımaktadır” yazıyor. Açıkçası biz bu KOB virüsü tanımını çok sevdik. Çocuklara KOB virüsü bulaştırma çalışmaları nasıl gidiyor?

KOB virüsü bulaştırma meselesi benim için çok önemli. Okuyan bir topluma sahip olmak istiyorsak çocukluktan başlamamız gerekiyor. Bunu başarmak için de anne, baba ve biz eğitimcilere çok iş düşüyor. Ben kendi adıma iki koldan mücadelemi kararlılıkla sürdürüyorum. Öğretmen kimliğimle çocuklarıma virüs bulaştırırken aynı zamanda yazdıklarımla okurlarıma ulaşıyorum.  Çalışmalarım oldukça iyi gidiyor ve kitapların büyülü dünyasına alabildiğim her çocuk beni inanılmaz derecede mutlu ediyor.

Zıpır Gizli Görev’i yazarken en çok dikkat ettiğiniz şey neydi?

Yüreklere dokunabilmek, sevginin iyileştirici gücünü, sevgiyle her türlü engelin aşılabileceğini okurlarıma gösterebilmek, unuttukça onlara yeniden hatırlatmak…

Her kitabınızı üç sözcükle ifade etseydiniz, kitaplarınız için söyleyebileceğiniz sözcükler neler olurdu?

Hayal, Vazgeçmemek ve Sevmek

Bildiğiniz gibi çocuk edebiyatı alanında yazılmış çok sayıda eser bulunuyor. Bu anlamda yeni çıkan yayınları nasıl buluyorsunuz?

Çocuk edebiyatı “okuyan bir ülke” olmanın temelini oluşturuyor ve çok önemli. Bu nedenle de son zamanlarda hak ettiği saygıyı görüyor. Yeni çıkan yayınların pek çoğunu kaliteli buluyorum. Kendi yayınevim (Tudem) başta olmak üzere pek çok yayınevi bu konuda titizlikle çalışıyor ve ortaya eşsiz eserler çıkıyor. Mesleğimin ilk yıllarında öğrencilerimin yaşına, gelişimine uygun, kaliteli, yaratıcılığı besleyen kitaplar bulmak zorken şimdi hangi kitapları daha önce okutsam diye tatlı bir telaş yaşıyorum.

Sizce iyi bir çocuk kitabı nasıl olmalıdır?

Çocuğun yüreğine dokunabilmeli, onu yakalayabilmeli. Çocuk kitapta kendinden ufacık da olsa bir şey bulabiliyorsa o kitaba sıkı sıkıya sarılıyor. Ayrıca iyi bir çocuk kitabı çocuğun hayal dünyasını zenginleştirebilmeli. Onun yaratıcı yönlerini keşfetmesini, empati kurmasını sağlamalı.

ÇOCUKLARI İYİ TANIMAZSANIZ ONLARA ULAŞAMAZSINIZ

Çocuk kitabı yazmak isteyen yazarlar için ne gibi tavsiyeleriniz var?

Aslında bu konuyla ilgili tek bir tavsiyem olacak: Çocukları çok iyi tanımaları gerekiyor. Eğer bunu yapamazlarsa onlara ulaşamazlar. Sanılanın aksine en zor okur grubu çocuklardır. Onların beğenisini kazanmak, onlara ulaşmak yetişkinlerden daha zordur. Ne düşünürler, neleri severler, sınırları, korkuları, hayalleri hatta hayallerinin de ötesi nelerdir… gibi pek çok sorunun yanıtını verebiliyorsanız onlar için yazmaya hazırsınız demektir.

Sevginin iyileştirici ve birleştirici gücüne sığınarak yüreklere dokunan Zıpır’ı yeni gizli görevleri yerine getirmek üzere başka hikayelerde de görebilecek miyiz?

Buna en iyi yanıtı okurlarım veriyor. Büyük ihtimalle Zıpır Gizli Görevi de okuduktan sonra devamı için bana ulaşacaklar. Onlar; Zıpır’ın hayatını, maceralarını merak ettiği sürece bu soruya vereceğim yanıt şu olacaktır: “Neden olmasın?”

Son olarak okurlarımız için bir şey söylemek ister misiniz?

Onları çok seviyorum, onlarla bir araya geldiğimde, onlar kitaplarımdan ilham alıp yaşama ve hayallerine daha sıkı sarıldığında yaşadığım gurur ve mutluluk inanılmaz. İyi ki varsınız tatlı olurlarım; hayallerinizden, sevmekten ve kitap okumaktan asla vazgeçmeyin.